Bu azmin, istemenin ve başarmanın kısa hikayesidir:
Çin yapımı olması muhtemel ama yine de Macar yapımı diye etiketlenmiş bir motorsiklet alınır. Zaman zaman şehir içinde bile güven vermeyen bu motorla şehir dışına çıkmak kafaya koyulur. Güzel bir macera olacağı düşünülerek 300km'lik yola düşülür.
Arabayla max. 4, hızlı bir motorsikletle 2 saatte gidilebilecek bir güzergah üzerinden 6 ila 8 saat yol gidilir. Destek olmasını beklediğiniz kişilerden kimi zaman yıldırıcı cümleler duyarsınız. Kısa zamanda hazırlanabilmek için biraz uykusuz, biraz yorgunsunuzdur. Sorumluluğun omuzunuza yaptığı yükü, macera duygunuz ve adrenalin bir nebze hafifletir. Tüm gücünüzü toplar yola koyulursunuz. Yaptığınız şeyin herkesin düşündüğü gibi delilik olmaması için önlem almaya çalışırsınız. Sevgilinizin sızlanmadan, "yol çok keyifli" diyerek verdiği sıcaklık, beraberinizde gelen dostlarınız, -hızını alamayıp sizi geçse bile- size güç verir. Güle oynaya, geze geze yolu eziyet olmaktan çıkarıp eğlenceli hale getirirsiniz.
Tıpkı reklamdaki gibi; benzin 150 YTL, toplam yiyecek 100YTL, toparlanma ve yol konusundaki psikolojik savaş 1000YTL, c.tesi sabahı sevdiklerinizle kamp alanında kahvaltı yapmak PAHA BİÇİLEMEZ...
Daha başlamadan olumsuzluklar kapıda olmasına rağmen "istemenin" hepsinin öne geçebileceğinin canlı ve kısa bir örneğidir yaşanılanlar. Sadece şunu hatırlatmak istedim: "bu işin altından nasıl kalkarım, yetişmez, mümkün değil, şimdi oraya kadar yürüyemem, sabah o saatte kalkamam, yapamam edemem" dediğiniz olumsuz şeyler için tekrar düşünün. Acaba yeterince istemiyor olabilir misiniz?
