13 Aralık 2014 Cumartesi

2014 SUV Kıyaslama - İnceleme Yazısı

2014 Aralık ayı verileri ile teknik ve rakamsal kıyaslama için aşağıdaki değerleri toplamış bulunuyorum. Bunları sizinle paylaşmak ve internette benzer arayışta olanlara naçizhane ışık tutmak istedim.

Öncelikle aşağıdaki değerler ilgili markaların, teknik ve fiyat sayfalarından elimden geldiğince toplayabildiğim verileri içermektedir. Yazım yanlışı veya hatalı veri içeriyor olabilir. Bu durumda tabiki markanın kendi sayfası gerçek ve doğru veriler için referans olarak alınmalıdır.

Özellikle araba söz konusu olduğunda 1000 kafadan 1000 ses çıkmasının nedeni, estetik bakış açıları, ihtiyaçlar, marka sevgisi, sahip olunan tecrübeler, kalite anlayısı, ekonomik durum ve diğer bir çok etkenden dolayı çok çeşitlilik göstermektedir.

Hani yumurta almaya Süpermarket'e girersin ve 10kg'lık yağ ve bilimum başka şeyle çıkarsın ya, o yüzden önce ihtiyaçları ve amaçları belirlemek bence yerinde olur. Bugün telefon bile alırken asıl amaç telefonla konuşmak iken ama ütü de yapıyormuş dediklerinde aklımızı kaybedip aslında telefonla hiç ütü yapmayacağımız halde ütülü modeli alıyoruz ya, o hesap.
Asıl amacım, yerden yüksek trafikte rahatça hareket edebileceğim, mümkünse 4x4, karda kışta beni yolda bırakmayacak, geniş ve konforlu, mümkünse alırken de hesaplı, kullanırken de hesaplı bir araç seçmekti.

Derinlemesine inceledikçe şunu gördüm: ben SUV alıcam diye yola çıkmışken SUV'un kendi içinde çeşitleri olduğunu, hatta SUV'dan başka CUV veya yan/alt başka tanımların olduğunu gördüm. Öncelikle bunlardan kısaca bir bahsetmek istiyorum:
SUV, yani Sport Utility Vehicle, araziye de gelebilen şehiriçi kullanıma uygun,yerden yüksek, 4x4 görünümünde ama 4x2 olan, çoğunlukla ağır araziye uygun olmayan, gerçek arazi aracı severlerin gıcık olduğu taşıt tipi. Bunların en üst pahalı modellerinde 4x4 özelliği bulunsa da, gerçekten araziye uygun şasileri olmadığı düşünülmektedir.

CUV ise Crossover Utility Vehicle, yani binek taşıt ile SUV arasındaki bir ebatta, normal araçlardan çok az yüksek, bagajı ve iç hacmi kısmen geniş tutulmaya çalışılmış, bence station wagon'u andıran ama ondan da farklı görünen, taşıt tipidir.

SUV'un kendi içinde ise compact SUV, geniş SUV, minik SUV gibi şasisi daha küçük, büyük, orta gibi ayrılmış modelleri de var. Örneğin Opel-Mokka, VW-Tiguan ve Skoda-Yeti gibi modeller biraz daha ufak. Compact diye geçiyor. Tiguan'ın 2014 modelini henüz yakından incelemek nasip olmadı ama Mokka kesinlikle binek herhangi bir araçtan daha büyük bir iç hacim SUNMUYOR ! Diğer tarafta ise Hyundai ix35, Kia Sportage ve Nissan Qashqai cüsseleriyle göz dolduruyor. Cidden geniş iç hacimleriyle büyük alan isteyenlere güzel seçenekler sunuyorlar.

Araştırırken öğrendiğim bir diğer özellik ise satıcıların satarken AWD = 4x4 diye sattıkları ama aslında 4x2 iken, sadece araç ihtiyaç duyduğunda -ön lastik patinaja düşerse - gücü arka tekerleklere de belli oranlarda aktarmasıymış. Yani sürekli 4 tekerden çekiş değil, bazı durumlarda çekişi diğer tekerleklere yayma özelliği varmış. Bu da gerçek bir 4x4'ten beklenen performansı tabiki veremiyor.

Benim için olmazsa olmazlardan biri otomatik vites olduğu için aşağıda hep otomatik vitesli modelleri incelemeye çalıştım. Bunu da araştırırken DSG şansımanın piyasada çok tutulduğu ve gerek performans gerekse yakıt tüketimi açısından verimli olduğunu gördüm. Vites geçişleri hem hızlı hem de çok sorunsuz olduğundan yakıt tüketimi az, kullanımı konforlu. Tek risk bozulması halinde ciddi maliyetler çıkartıyor olması. VW grubunun (VW-Audi-Seat-Skoda) kullandığı  DSG'ye en ciddi rakibin Renault-EDC olduğu, buna alternatif her markada farklı isimlerle benzer mantıkta çalışan otomatik şanzıman tiplerinin olduğunu da gördüm. (Örneğin Ford'da Powershift) Bunların hepsi çift kavramalı denilen, aslında aynı anda 2 şanzımanın eş zamanlı otomatik çalıştığı, 1-3-5 tek rakamların bir şanzımanda, 2-4-6. vitesler diğer şanzımanda hızla geçiş yapıyor. Aktarma veya geçiş sırasında güç kaybı olmadığından seri bir sürüş yanısıra, az yakıt tüketimi de sağlıyorlar.

SUV'lar akla geldiğinde 2.0 motorun hem daha iyi hem de şasiye göre daha verimli olacağı bir gerçek olsa da TR'de vergiler yüzünden tamamen araştırmamın dışında bıraktım. Yılda 1200+1200 = 2400TL vergi ödeyecek olmak gözümü korkuttu doğrusu. 1.6 motorlarda ise bu değer yarı yarıya düşüyor. 1000TL civarında bir vergi oranıyla karşılaşıyoruz. Bu durumda 1.6 motor seçeneğini tercih etmek neredeyse zorunlu hale geliyor.

Alım maliyetini min.da tutmak için hemen hemen bütün araçların giriş seviyesi modelleri baz aldım. Genel olarak SUV pazarı  (CUV'ları saymazsak) 70bin seviyesinden başlayıp, 130-140bin bandına kadar çıkıyor.  Dizel, 4x4 veya full+full modeller hep en üst bantta yer alıyor. CUV'lar ise 70-80 bin civarında satışa sunulabiliyor.

Şimdi aşağıdaki değerleri incelemek istersiniz diye düşünerek, yorumlarıma tablodan sonra devam edeceğim.



Not: Dacia genel olarak tercih etmediğim için kıyaslamaya almadım.

JPEG Olarak aynı tablo (Belki daha rahat incelenir diye)


Yukarıda yer alan marka/modellerin bazıları tam crossover iken, bazıları compact SUV, bazıları da biraz daha geniş SUV'lar olarak yerini alıyor. Amacım yerden yüksek bir araç kullanmak olduğu için CUV'ları direk eliyorum.
Bu anlamda ulaşılması daha kolay olan ve tartışmasız daha az yakan, Renault Captur, Peugeot 2008 ve Suzuki s-Cross malesef yere yakın şasileri ve station wagon görünümündeki kasalarıyla benim ilgimi çekmedi. CUV arayanlar bu modeller arasında daha detaylı inceleme yapabilir.

Skoda Yeti'ye gelince ne CUV ne SUV diyebildim kendisine. Cidden çok arada kalmış. Alım maliyeti düşük, yakıt tüketimleri makul, tek sorun büyüklük ve tasarım. Bagaj kapağının küt bir şekilde inmesi, günümüz ticari araçlarını çokca andırdığı için SUV arayanlar açısından itici olmakta.

Ebat olarak Mokka ve Tiguan'ın birbirine yakın olduğunu düşünüyorum. Düşünüyordum. Ama değerlere baktığımda Tiguan'ın daha büyük olduğunu gördüm. Sanırım eski kasa daha ufakmış. Şimdi daha da genişlemiş. Ama Mokka'yı yakından inceleme fırsatı buldum. İç hacmi cidden beklentilerimin altında kaldı. İşçilik ve malzeme kalitesi yüksek olsa da, büyük araç beklentimi karşılamadığı için bu arabadan vazgeçtim.

Bir diğer kriterim alım maliyetinden çok kullanım maliyeti olduğu için yakıt değerlerini incelemeye aldım. Eğer herşey planladığım gibi giderse 4-5 yıl boyunca başka bir araba almayı düşünmüyor ve istemiyorum. Burada malesef ters orantı olduğunu göreceksiniz. Az yakan araç veya modeller ilk alım maliyetleri yüksek iken, alması kolay olan arabalar ise çok yaktığı için uzun vadede pahalı olabiliyor. Yani ya yıllara yayılı yakıt masrafını önceden ödeyip tek seferde hesaplı bir araca geçeceksiniz, ya da başta ucuz alıp arabanın taksitinin devam ettiğini varsayacaksınız. Malesef ebat olarak sıradaki klasmanda yer alan ix35 ve sportage yakıt maliyetleri yüksek araçlar. İç hacimleri, konforları, kullanılan malzeme son derece iyi olmasına rağmen günlük hayatta getirileri kadar götürecekler gibi görünüyor. Tabloyu hazırlarken birebir aynı değerler çıkınca şüphelendim ve kıyaslamaya başladım. Bu iki araç neredeyse birebir aynı. Sadece Kia biraz daha ucuz. Bu nedenle tercih edilebilir. Öte yandan ucuz etin yahnisi diye düşünüp, Hyundai'nin daha kaliteli olduğu düşünülebilir. Teknik verilerde en geniş bagajın ix35 olduğu da dikkatimden kaçmadı.

Audi sadece meraktan listeye eklendi. Görüldüğü üzere ilk alım maliyeti diğerlerinden çok yüksek. Eminim kalitesine değiyordur ama ben almayacağım için detaylı incelemedim.

Geriye 3 araç kaldı: Nissan, Ford ve VW.

Nissan iç hacim ve 2014 model kasasıyla göz doldurur hale gelmiş. Tek sorun o koca arabaya 1.2 motoru nasıl layık görmüşler. 1.5 benzinli modeli de var ama fiyat emsallerinin 1.6 motor kullandığı yerlerde 1.2 ile eşdeğer olurken 1.5'e çıktıkça gereksiz yükselmiş gibi hissettiriyor. Tabiki deneme sürüşü yapmadan bu araba, bu vites, bu performans hakkında yorum yapmak doğru değil ama şasisine oranla çok küçük bir motor kullanılmış olması düşündürücü. Fiyat yükselince de diğer markalara kaymak daha akıl karı görünüyor.

Ford Kuga da henüz yakından görmediğim taşıtlardan biri. İnternetten ve videolardan görebildiğim kadarıyla gayet makul ölçüleri, konforlu bir yapısı var. Onu da tek düşündüren Powershift özelliğinin giriş seviyesinde bulunmayıp, fiyat avantajı olmaması ve yakışının da yüksek olması. Avantajlı olduğu tek şey AWD bulunması. Bu da tek başına tercih sebebim değil. Yakıt maliyetleri beni daha çok korkutuyor açıkcası.

Bu durumda geriye tek kalan Tiguan oluyor. Onun da alım maliyeti hiç de azımsanacak seviyede değilse de, kullanım maliyeti diğerlerinden nispeten düşük. 2.el piyasası yüksek bir araç. Hatta hemen hemen tüm VW modellerinin Türkiye pazarında büyük rağbet gördüğü söylenebilir.

Kullanım maliyetlerinden bahsetmişken buradaki etken maddeler
1) Yıllık Bakım
2) Vergi
3) Benzin

Yıllık bakım genellikle benzer oranlarda olduğu için bu değeri gözardı etmeyi tercih ediyorum. Benzinli ve dizel motorların bakım maliyetleri bir miktar fark ediyor. Birinde 500TL ise, diğerinde 600 civarıdır diye düşünüyorum. Ama kendi içlerinde ciddi farklar oluşmuyor.

Vergiye gelince, sıfır yaş araçlarda motor hacmine göre ücretler şöyle;
0-1300cc                      537TL Yıllık
1301-1600cc                859TL Yıllık
1601-1800cc                1514TL Yıllık
1801-2000cc                2385TL Yıllık

Yani 0km 1600cc araç almakla, 2000cc motorlu bir araç almak arasında 2 katından fazla vergi farkı var malesef. Tabi bunlar hep binek araç fiyatları. 4x4 farklı bir vergi dilimine giriyorsa bilmiyorum. Benim incelediğim modellerin binek olduğunu varsayıyorum.

(*) Nissan Qasqhai 1200cc olduğu için en düşük vergi diliminde bulunuyor.

3. ve en çok fark yaratan kullanım maliyeti ise benzin masrafları. Onu da aşağıdaki gibi bir tabloda kısaca incelemeye çalıştım. Hesap şu şekilde:
örneğin 11.6L/100km yaktığı varsayılan araç için yılda ortalama 15.000km yol yapıldığı varsayılarak, yılda 15000km için 15000x11.6/100 = 1740Litre yıllık yakıt tüketir. Bugünün fiyatlarıyla benzinin litresi yaklaşık 4.5TL . 1740x4.5TL = 7830TL eder. Yıllık benzin maliyeti tahminen bu civarda. 12'ye bölüp aylık masrafa baktığımızda 650TL gibi bir aylık benzin maliyeti çıkıyor. 650TL herhangi bir ailenin zorunlu giderlerine bakarsak çok ciddi bir maliyet.

Marka/ModelYakıt OranlarıYıllık TahminiAylık yaklaşık ortalamaAracın Fiyatı
Kia Sportage Benzinli100km'de 11.6L YakıyorYılda= 15.000x11.6 /100 =1740 L= 7830 TL653 TL66500
VW Tiguan Benzinli100km'de 8.9L YakıyorYılda= 15.000x8.9 /100 =1335 L= 6007 TL500 TL80000
Nissan Qasqhai Benzinli100km'de 6.6L YakıyorYılda= 15.000x6.6 /100 =990 L= 4455 TL371 TL74000

Maliyet tablosuna örnekleme olarak aklımda kalan 3 aracın yakıt maliyetlerini hesapladım. Liste fiyatlarını satış anında indirim olacağını varsayarak yaklaşık 1000TL düşük hesapladım. Bu durumda yıllık bazda VW, Nissan'a göre 1500TL fazla, Kia ise 3500TL fazla yakıt maliyeti yaratıyor. Yani her yıl üstüne 3500TL ekliyoruz gibi düşünürsek neredeyse 2 yılda Kia, Nissan fiyatına gelmiş olacak. Nissan hiç bir zaman VW fiyatına gelmeyecek. VW ise zaten ilk alım maliyeti daima yüksek kaldığı için daima yüksek kalıyor. Yine de benzin maliyeti, Kia ve diğer SUV'lardan düşük kalıyor.

Not: Üreticilerin belirttiği yakıt değerleri genellikle hiç gerçekçi olmuyor. Genelde en az 1L daha yüksek yakış değerlerine ulaşıyorlar. Bu durumda yukarıdaki tabloda KIA için en az 13L, VW için en az 10L, Nissan için ise en az 7.5L olarak düşünmek gerekir. Bu durumda aylık maliyetler sırasıyla: 730TL, 563TL, 422TL şeklinde oluyor.

Şimdi gelelim 2.el pazarı incelemesine:

2010 Sonrası2013 Sonrası2014 Model
Volkswagen57514040
Hyundai59030857
Kia72335373
Dacia89923938
Nissan2246644205

Sahibinden.com 'dan kendimce aldığım verileri yorumlamaya çalışıyorum. Üzerine yoğunlaştığım markaları özellikle baz almaya çalıştım. 2010 ve sonrası modeller için ilanlar, 2013 sonrası ilanlar ve 2014 modeller için ilanlara baktığımızda yukarıdaki gibi bir tablo ile karşılaşıyoruz.

Tabi verileri incelediğimizde Nissan sahipleri 5 yılı doldurmadan araçlarını elden çıkartmayı hedeflemişler, çabuk eskiyor veya diğer marka sahipleri daha uzun kullanabiliyor diye bir anlam da çıkabilir. Ancak yine de piyasada bir markanın ne kadar olduğunu görmek açısından faydası olacağını düşünüyorum. Şu anda bir çok farklı nedenle araçlar 2.el satılıyor olabilir. Yine de rakamlar bir fikir verecektir.

Burada dikkat çeken Nissan'ın hatırı sayılır bir pazarı olduğu. Rakiplerinin çok ötesinde. Ya çok tercih edilmiş ve ediliyor. Ya da tam tersi, sahipleri hiç memnun değil, çok fazla satmaya çalışıyor. Burada görmeye çalıştığım piyasadaki yaklaşık pazar payları ve 2.eldeki satış durumları. Nissan'ın hatırı sayılır bir hayran kitlesi olduğu açık. Dacia da beklemediğim şekilde alıcı bulmuş. Tabi bunda düşük fiyat politikası olduğu kesin. Kia da benzer şekilde Hyundai ve VW'den daha çok satış rakamı yakalamış gibi. 

Hyundai yakıt maliyetinin yüksek olması nedeniyle ilgimi çekmesede, Nissan'ın Pazar payı veya bu kadar yüksek satışının olması ilgimi çekti. Uygun yakış maliyetleri ve ilk alım maliyetinin düşük olması da tercih sebebi olabilir. Bir tek küçük motorunun o kasa için yeterli olup olmadığını test etmek gerekiyor.  Bu da bir deneme sürüşü yaparak çok kolay öğrenilebilir. Veya 1.5 opsiyonu fiyat/performans açısından incelenebilir.

Burada kendimce ihtiyaçlarım ve araştırmalarımı paylaşmaya çalıştım. Hiç bir markanın daha üstün veya kesin daha iyi olduğunu ima etmiyorum. Ben de kendimce yorum yapmaya çalıştım. Son olarak hangi marka olursa olsun (tabiki pahalı markalarda fabrikasyon dediğimiz hata olasılıkları oldukça düşüyor ama..) alacağınız araç can sıkıcı bir takım kronik problemlerle gelmiş/geliyor olabilir. Bu da tamamen şansınıza kalmış oluyor. Biraz da bu yüzden bir kişi belli bir markadan kesinlikle memnun değilken diğerinde hiç problem yaşamadığı için hayran, bir başkası da tam tersi markaları tavsiye edebiliyor. Hangisini tercih ederseniz edin, sorunsuz bir alış/satış ve konforlu bir sürüş dilerim.